Ülkelerin kaderini oy verenler değil oyları
sayanlar belirler- Stalin
Ne güzel söylemiş Rusya tarihinde önemli rol
oynayan ve tarihin gördüğü en acımasız kişilerden birisi olan diktatör Josef
Stalin.
Stalin'i andım, Eski manken, düşünce kadını!!! Aysun Kayacı'yı da anmadan olmaz. O da çok güzel söylemiş, Benim oyum ile çobanın oyu bir mi diye...
Bir seçimi daha bıraktık. Sonuç ise son 12
yıldır değişmeyen 6 seçimle aynı…
AKP yine %43’ün üzerinde bir oy ile seçimleri
kazandı. Bugün daha 1.gün. Seçime ilişkin tartışmalar sürüyor, hatalı sayım,
hile haberleri, farklı farklı tutanak fotografları. Daha 1 hafta da sürecek
gibi.
17 Aralıkdan itibaren ortaya çıkan Yolsuzluklara,
rüşvet kayıtlarına, ses kayıtlarına, para kasalarına, ayakkabı kutularına rağmen
AKP yine seçimi kazandı. Bu kadar olumsuz habere rağmen oy oranını %38 den %43
civarına çıkarmış. 2009 seçimlerinde 15.5 milyon kişi oy vermişken, bugün 19.1
milyon kişi oy vermiş. Yani cemaati karşısına alıp birde 3.6 milyon kişiyi
yanına katmış.
Şimdi bir de CHP’ye bakalım; elinde
yolsuzluk vs gibi kozlar varken oy oranını %23 den % 25.7 ye çıkarmış.Oy veren
sayısını da 9.2 milyondan 11.2 milyona çıkartmış. Arkasına aldığı yolsuzluk
rüzgarı ve cemaate rağmen sadece 2
milyon kişiyi ikna etmiş gözüküyor.
İktidar ve İktidarsızlık alışkanlık
demekki. Aslında bu sonuçlardan ortaya çıkan AKP nin başarısı değil CHP nin
başarısızlığıdır. Aslında bu başarısızlık beni üzse de pek şaşırtmamalı. 14
Mayıs 1950 tarihinde yapılan genel seçimlerden sonra, bu güne kadar hiçbir
zaman tek başına iktidar olamamış bir partiden söz ediyoruz. J
Seçim sonuçlarını hangi sosyolog yada
istatistikçi daha iyi değerlendirebilir bilmiyorum Aşağıda iki
harita var. Haritalardan biri 21.yüzyılın başında Türkiye Aydınlanma
Haritası. Bu harita da ençok kitapçı olan ve kitap satış sayısı yüksek olan iller açık renk ile, kitapçı olmayan yada az
olan ve buna bağlı olarak da kitap satısı düşük olan iller koyu renk ile gösterilmiş.
Hemen yanındaki harita da 30 Mart 2014 seçimlerinin partilere göre dağımı.
Nasıl ama nerdeyse birebir örtüşüyor.
Burdan çıkarımla, AKP ye oy veren seçmenin kitap okumayan, cahil kesim olduğunu
düşünüyoruz. Bu analiz doğru bir analize benziyor. Ancak kafa karıştıran analiz
ise Finansçı Mahfi Eğilmez’in yaptığı analiz. Bir tarafa seçim dönemlerindeki
büyüme oranları, bir tarafa da AKP’nin aldığı oy oranları yazılmış.
3.11. 2002 Genel S.
|
28.03.2004 Yerel S
|
22.07.2007 Genel S.
|
29.03.2009 Yerel S.
|
12.06.2011 Genel S.
|
30.03.2014 Yerel S.
| |
Oy Oranı (%)
|
34,4
|
41,7
|
46,6
|
38,8
|
49,9
|
44,1
|
Büyüme (%)
|
0,8
|
5,9
|
6,0
|
-4,5
|
8,9
|
4,0
|
Grafik nerdeyse
birebire yakın paralellik gösteriyor. Bu grafiğe görede normal toplum
psikolojisi, normal toplum davranışı sonucunu çıkarıyoruz. Hangisinin doğru
olduğunu aslında iyi biliyoruz…
Birazcık objektif olmaya çalıştım sadece.
No comments:
Post a Comment